Elinizde tuttuğunuz bu eser, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesini benimsemeyen Avrupalılara, özellikle Fransızca konuşan halklara, Türkiye’yi dışlamaktaki anlamsızlığı ve bilgisizliği ortaya koymak maksadıyla Orta Doğu meselelerinde uzmanlaşmış bir Fransız gazeteci Ignace Dalle tarafından kaleme alınmıştır. Kendi hemşerisi olan Busbecq, Kanunî Sultan Süleyman döneminde Avusturya’da hüküm süren Habsburgların büyükelçisi olarak İstanbul’a gelmiş ve daha sonraki yıllarda pek çok lisana çevrilecek olan Türk Mektupları’nı yazmıştır.
Bu eserde Busbecq’in yaşadıkları anlatılırken XVI. yy. Batı Avrupa’sında neler olduğu, insanların nasıl yaşadığı, Osmanlılardan farklılıkları, Protestanlar ile Katolikler arasındaki vahşi din savaşları, özellikle Fransa’nın içine düştüğü acıklı durum tam bir “karşılaştırmalı tarih” anlayışıyla gözler önüne serilmektedir. Bu arada, Busbecq’in Habsburg İmparatorlarına gerek İstanbul’dan gönderdiği, gerekse daha sonra vazifeli gittiği Fransa’dan gönderdiği mektuplardan yapılan alıntılar sayesinde XVI. yy.da hem Türkiye’de hem de Avrupa’da olup bitenleri bir gazeteden okurmuş gibi, keyifle ve merakla okuyacaksınız
Elinizde tuttuğunuz bu eser, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesini benimsemeyen Avrupalılara, özellikle Fransızca konuşan halklara, Türkiye’yi dışlamaktaki anlamsızlığı ve bilgisizliği ortaya koymak maksadıyla Orta Doğu meselelerinde uzmanlaşmış bir Fransız gazeteci Ignace Dalle tarafından kaleme alınmıştır. Kendi hemşerisi olan Busbecq, Kanunî Sultan Süleyman döneminde Avusturya’da hüküm süren Habsburgların büyükelçisi olarak İstanbul’a gelmiş ve daha sonraki yıllarda pek çok lisana çevrilecek olan Türk Mektupları’nı yazmıştır.
Bu eserde Busbecq’in yaşadıkları anlatılırken XVI. yy. Batı Avrupa’sında neler olduğu, insanların nasıl yaşadığı, Osmanlılardan farklılıkları, Protestanlar ile Katolikler arasındaki vahşi din savaşları, özellikle Fransa’nın içine düştüğü acıklı durum tam bir “karşılaştırmalı tarih” anlayışıyla gözler önüne serilmektedir. Bu arada, Busbecq’in Habsburg İmparatorlarına gerek İstanbul’dan gönderdiği, gerekse daha sonra vazifeli gittiği Fransa’dan gönderdiği mektuplardan yapılan alıntılar sayesinde XVI. yy.da hem Türkiye’de hem de Avrupa’da olup bitenleri bir gazeteden okurmuş gibi, keyifle ve merakla okuyacaksınız