
Türkistan’dan Horasan’a, Horasan’dan Anadolu’ya, Anadolu'dan Balkanlara uzanan dil, kültür ve inanç aktarımının öncüleri arasında Vefaî, Kalenderi, Haydarî, Babaî, Bektaşî, Alevî dervişleri yer alır. Ehlidil, ehlihal ve ehliyol olan bu öncüler, “Kolonizatör Türk dervişleri" olarak da adlandırılır. Ehlilisan, ehliirfan ve ehliinsan özellikleriyle Anadolu'ya, Balkanlara gönül seferberliği düzenleyen gazi dervişler, bu coğrafyanın ebedî Türk vatanı olmasını sağlamışlardır. Ahmet Yesevî’den Yunus Emre’ye, Yunus Emre’den Muhyiddin Abdal’a uzanan yolda binlerce derviş-şair, âşık yetişmiş, yüzyıllar boyunca zengin bir tasavvuf edebiyatı oluşmuştur. Kam-Şaman sanatından Ozan-Baksı sanatına uzanan gelenekli ezgi, şiir ve anlatı birikimi, Derviş sanatı ve Ozan sanatına yol açmıştır. Yerleşik hayata geçişin sosyokültürel ihtiyaçları sebebiyle zamanla âşık sanatı ortaya çıkmıştır. Derviş ve âşık sanatlarının
oluşumu ve gelişimine önemli katkılar sağlayan Kalenderî, Alevî, Bektaşî zümrelere mensup güçlü sanatçılar yetişmiştir. Bu gelenek temsilcileri arasında Abdal, Ata, Baba, Dede, Derviş, Kemter, Kul, Pir, Sultan, vd. gibi mahlasların kullanımı yaygındır.
Prof. Dr. Bayram Durbilmez’in “Alevîlik”, “Bektaşîlik”, "Ahîlik" konulu araştırma, inceleme yazılarından bir kısmıyla oluşturulan kitapta altı ana bölüm yer almaktadır:
- Alevîlik, Bektaşîlik ve Türk Edebiyatı, 2. Balkanlarda Alevîlik ve Bektaşîlik, 3. Alevî, Bektaşî Anlatılarında Mitolojik Motifler, 4. Ahîlik Kültürünün Kaynakları, 5. Derviş Tarzı Türk Edebiyatında Kerbelâ, 6. Alevî, Sünnî Kardeşliği.
Kitabın Alevîlik, Bektaşîlik, Ahîlik konulu araştırma yapan akademik çevrelerle birlikte bu konulara ilgi duyan herkese hitap edebileceği düşünülmektedir.
Türkistan’dan Horasan’a, Horasan’dan Anadolu’ya, Anadolu'dan Balkanlara uzanan dil, kültür ve inanç aktarımının öncüleri arasında Vefaî, Kalenderi, Haydarî, Babaî, Bektaşî, Alevî dervişleri yer alır. Ehlidil, ehlihal ve ehliyol olan bu öncüler, “Kolonizatör Türk dervişleri" olarak da adlandırılır. Ehlilisan, ehliirfan ve ehliinsan özellikleriyle Anadolu'ya, Balkanlara gönül seferberliği düzenleyen gazi dervişler, bu coğrafyanın ebedî Türk vatanı olmasını sağlamışlardır. Ahmet Yesevî’den Yunus Emre’ye, Yunus Emre’den Muhyiddin Abdal’a uzanan yolda binlerce derviş-şair, âşık yetişmiş, yüzyıllar boyunca zengin bir tasavvuf edebiyatı oluşmuştur. Kam-Şaman sanatından Ozan-Baksı sanatına uzanan gelenekli ezgi, şiir ve anlatı birikimi, Derviş sanatı ve Ozan sanatına yol açmıştır. Yerleşik hayata geçişin sosyokültürel ihtiyaçları sebebiyle zamanla âşık sanatı ortaya çıkmıştır. Derviş ve âşık sanatlarının
oluşumu ve gelişimine önemli katkılar sağlayan Kalenderî, Alevî, Bektaşî zümrelere mensup güçlü sanatçılar yetişmiştir. Bu gelenek temsilcileri arasında Abdal, Ata, Baba, Dede, Derviş, Kemter, Kul, Pir, Sultan, vd. gibi mahlasların kullanımı yaygındır.
Prof. Dr. Bayram Durbilmez’in “Alevîlik”, “Bektaşîlik”, "Ahîlik" konulu araştırma, inceleme yazılarından bir kısmıyla oluşturulan kitapta altı ana bölüm yer almaktadır:
- Alevîlik, Bektaşîlik ve Türk Edebiyatı, 2. Balkanlarda Alevîlik ve Bektaşîlik, 3. Alevî, Bektaşî Anlatılarında Mitolojik Motifler, 4. Ahîlik Kültürünün Kaynakları, 5. Derviş Tarzı Türk Edebiyatında Kerbelâ, 6. Alevî, Sünnî Kardeşliği.
Kitabın Alevîlik, Bektaşîlik, Ahîlik konulu araştırma yapan akademik çevrelerle birlikte bu konulara ilgi duyan herkese hitap edebileceği düşünülmektedir.