Herder kendini millî davaya adayan ilk Alman filoloğudur. Almancılık fikrinden aldığı güçle de bugünkü Germanistik (Alman filolojisi) bilim dalının öncüsü olmuştur. Herder ismi modern milliyetçiliğin tarihinde ve bu milliyetçiliğin teorisi bağlamında Almanya’nın sınırlarını aşan bir öneme sahiptir. Batı Avrupa’daki milliyetçilikten farklı olarak gelişen Alman milliyetçiliğinde filozofun payı büyüktür. Herder ancak Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra milliyetçilik üzerinde araştırma yapanlar tarafından ciddî bir şekilde ele alınmıştır. Çünkü bu büyük savaşın sonucunda Doğu Avrupa’da çok sayıda millî hareket Herder’in etkisiyle bağımsız devlet kurmayı başarmıştır.
Milliyetçilik alanında yaratıcı bir beyin olan, 18’inci yüzyılın Alman düşünürlerinden Johann Gottfried Herder’in modern milliyetçilik üzerindeki etkilerini incelemek ve kendisini Türk okuyucusuna tanıtmak amacıyla kaleme aldığımız bu çalışmada zaman zaman Herder’in milliyetçilik anlayışının bizimkine büyük benzerlikler gösterdiğini göreceksiniz. Herder ne yazık ki ülkemizde fazla bilinmez. Klasikleşmiş Alman fikir adamları arasında adı gerektiği kadar anılmaz. Oysa Alman filozof Türk tarihinde de dolaylı olarak önemli bir rol oynamıştır. Alman Filolojisi okuyanlar onu Goethe’nin gölgesinde kalmış bir şair, filozof, eleştirmen ve ilâhiyatçı olarak tanırlar. Alman edebiyatı tarihi kitaplarında da adı 1770’li yıllarda Coşkunluk Akımının fikrî öncüsü, Aydınlanma’yı aşan filozof, Goethe’nin hocası ve dostu, daha sonra da Alman Romantizmi’nin fikir babası olarak geçer. Felsefe tarihi kitaplarında ise Herder tarih, dil ve sanat felsefecisi olarak ele alınır. Yani karşımızda felsefe, pedagoji, ilâhiyat, antropoloji, edebiyat eleştirisi, psikoloji, tarih ve sanat felsefesi gibi bilim dallarında ağırlığı olan bir filozof durmaktadır.
Herder kendini millî davaya adayan ilk Alman filoloğudur. Almancılık fikrinden aldığı güçle de bugünkü Germanistik (Alman filolojisi) bilim dalının öncüsü olmuştur. Herder ismi modern milliyetçiliğin tarihinde ve bu milliyetçiliğin teorisi bağlamında Almanya’nın sınırlarını aşan bir öneme sahiptir. Batı Avrupa’daki milliyetçilikten farklı olarak gelişen Alman milliyetçiliğinde filozofun payı büyüktür. Herder ancak Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra milliyetçilik üzerinde araştırma yapanlar tarafından ciddî bir şekilde ele alınmıştır. Çünkü bu büyük savaşın sonucunda Doğu Avrupa’da çok sayıda millî hareket Herder’in etkisiyle bağımsız devlet kurmayı başarmıştır.
Milliyetçilik alanında yaratıcı bir beyin olan, 18’inci yüzyılın Alman düşünürlerinden Johann Gottfried Herder’in modern milliyetçilik üzerindeki etkilerini incelemek ve kendisini Türk okuyucusuna tanıtmak amacıyla kaleme aldığımız bu çalışmada zaman zaman Herder’in milliyetçilik anlayışının bizimkine büyük benzerlikler gösterdiğini göreceksiniz. Herder ne yazık ki ülkemizde fazla bilinmez. Klasikleşmiş Alman fikir adamları arasında adı gerektiği kadar anılmaz. Oysa Alman filozof Türk tarihinde de dolaylı olarak önemli bir rol oynamıştır. Alman Filolojisi okuyanlar onu Goethe’nin gölgesinde kalmış bir şair, filozof, eleştirmen ve ilâhiyatçı olarak tanırlar. Alman edebiyatı tarihi kitaplarında da adı 1770’li yıllarda Coşkunluk Akımının fikrî öncüsü, Aydınlanma’yı aşan filozof, Goethe’nin hocası ve dostu, daha sonra da Alman Romantizmi’nin fikir babası olarak geçer. Felsefe tarihi kitaplarında ise Herder tarih, dil ve sanat felsefecisi olarak ele alınır. Yani karşımızda felsefe, pedagoji, ilâhiyat, antropoloji, edebiyat eleştirisi, psikoloji, tarih ve sanat felsefesi gibi bilim dallarında ağırlığı olan bir filozof durmaktadır.